Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Türkiye'nin UEFA Sıralamasındaki Yeri ve Avrupa Kupalarına Katılımı

Avrupa futbolunun en prestijli organizasyonlarından biri olan UEFA (Union of European Football Associations), futbol kulüplerinin ulusal liglerindeki performanslarına göre ülke puanları oluşturur. Bu puanlar, her ülkenin Avrupa kupalarına katılım hakkını belirlerken aynı zamanda o ülkenin futbolunun uluslararası düzeydeki seviyesini yansıtır. Bu yazıda, Türkiye'nin UEFA sıralamasındaki yeri ve Avrupa kupalarına katılım performansı ele alınacaktır. UEFA ülke puanı, bir ülkenin futbol kulüplerinin Avrupa kupalarındaki performanslarını yansıtan bir ölçüdür. Bu puan, ulusal liglerdeki kulüplerin UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi gibi turnuvalardaki başarılarına göre hesaplanır. Kazanılan her maç, berabere biten her maç ve tur atlama gibi faktörler ülke puanını etkiler. Türkiye, bu puanlama sistemi çerçevesinde uluslararası arenada yerini almaktadır. Türkiye'nin UEFA Sıralamasındaki Yeri Ülkemiz, futbolun coşkuyla takip edildiği ve büyük bir tutkunun olduğu bir ülked...
En son yayınlar

HEP Mİ BİR AKSİLİK!

Hep mi bir aksilik! Sezonu, Gol krallığı yarışında 2'nci sırada bitiren Enes Ünal'ın Transferi başka bir sezona kaldı. Enes Ünal, Bursaspor'da gösterdiği başarılı performansıyla dikkatleri üzerine çekmiş bir futbolcuydu. Özellikle Türkiye’de Basın, onu “Wonderkit” yetenek olarak medyada sürekli olarak gündemde de tutuyordu. Yine aynı dönemde Enes Ünal, Avrupalı gözlemcilerin de takibindeydi. Türkiye'nin santrafor ihtiyacı olduğu bir dönemde, Enes Ünal potansiyeli ve yeteneğiyle ön plana çıkan bir oyuncu olarak Türkiye’nin santrafor susuzluğuna bir çare olarak düşünülüyordu. Enes Ünal, Bursaspor'da geçirdiği süre boyunca golcülüğü ve golcü fiziğiyle ön plana çıktı. Genç yaşına rağmen saha içindeki zekası, hızı ve gol vuruşlarındaki becerisiyle büyük bir etki yaratıyordu. Bu performansıyla Avrupalı kulüplerinin de dikkatini çekti ve kariyerini yurtdışında sürdürme fırsatını ona verecek, uluslararası ağı olan Manchester City’e 26 Haziran 2015 tarihinde Bursaspor’un r...

İNGİLTERE’NİN YENİ KALESİ OZAN KABAK

Futbol, canlı bir varlık gibi bireylerle büyüyen ve geleceğini şekillendiren bir yapıdır... Bu yapıda, kuşkusuz başrol sahadaki futbolcularındır. Sahadaki oyuncular, tribünde, evinde, masa başında, sokakta vb. taraftarların beden bulmuş halidirler. O yüzden her futbolcu sadece formasının arkasındaki ismi değil, aynı zamanda oynadığı takımların milyonlarca taraftarın ismini de taşımaktadır.  Ve kurduğu hayallerde de yine onunla birlikte milyonların hayali vardır. Takvim yaprakları, 25 Mart 2000 yılını gösterdiği zaman; Ankara ilinin orta kesiminde bulunan, Çankaya ilçesinde bir bebek dünyaya gelmiştir.  Bebeğin ismi,  Ozan Muhammed Kabak’tır. Hikâyesi Ankara’da başlayıp İngiltere’de devam eden bu bebeğin kariyer serüveni de hızlı ve sağlam adımlarla zirveye doğru gerçekleşiyor. Ozan,  2011 yılında her şeyin başlangıç noktası olan Silivrispor’dan Galatasaray’ın Gençlik Akademisine girerek, başarılara açılacak kapıların ilk kilidini açmış oluyor.  Silivri sporda fo...

ENDÜSTRİYEL FUTBOLUN SALT BİR OYUN OLMAKTAN ÇIKIP BİR TÜKETİM KATEDRALİNE DÖNÜŞMESİ

Hayatın içinde ki yaşamlar gibi futbol takımları da bazıları zengin yaşamları, bazıları orta yaşamları, bazıları da hayatta var olabilmeyi amaçlamaktadır. Belki de bu yüzdendir en çok bizi bir takıma yönelik fanatizm tutkusunu tattıran. Bireyler kendileriyle tuttukları futbol takımını özdeşleştirirler ve böylece bazılarımız olmak istediğimiz konumda başarılı olan kulüpleri pekiştirip bir taraf oluruz. Bazılarımız hayatın verdiği ağır mağlubiyeti kabul edip kendi yaşamımız gibi bir türlü başarılı olamamış kulüp taraftarı oluruz. Bunun izahı ancak tuttuğu takımla kendi yaşantısını paralel çizgide yaşayan fanatik taraftarlarca açıklanabilir.  Futbolun dünyada insan hayatının olduğu her alana nüfus ettiği gerçeği bu oyunun ne kadar büyük bir potansiyel gücünün olduğunu göstermektedir. Kapitalist sistemde   bu gücün kullanılması demek sömürülecek  bireyler demektir. Günümüz   endüstriyel kapitalizmin bireyleri tüketen birer robotik varlıklar haline getirdiği bu sistemin f...

ZAFERİN ADAMI J.K.

30 Yılın Ardından Gelen Şampiyonluk ve Premier Lige Şah Çekip Mat Eden Bir Alman. Futbolda her şey değişir, taktikler değişir, stiller değişir, pozisyon anlayışı değişir. Değişmeyen tek şey ne yaparsan yap iyi oyun oyna ve başarılar kazan. Çünkü iyi oyunu başarılarla taçlandıramazsanız, bir noktada başarısızlıkla mükafatlandırılırsınız. 30 yılda değişen 11 teknik adam ve 2015'te göreve gelen kulübün 11. teknik direktörü Jürgen Norberd Klopp. Göreve geldiği 2015 yılında "Bize zaman tanıyın 4 yıl içinde şampiyonluk yaşayacağız" ifadeleriyle aslında şampiyonluğun temellerini çoktan atmıştı. Klopp’un bu başarısı bir anda olmadı sistemsel çalışmanın getirdiği bu başarı aslında bir başka gerçeğide ortaya koyuyor ve Klopp’un takımı artık bir misyon bir vizyon sahibi ve korkutan bir rakip olarak ön plana çıkıyordu. 5 yılın sonunda Klopp’la birlikte hem şampiyonlar liginin kazanılması hem de Primier lig kupasının kazanılması Liverpool adına yatırımların ve emeklerin boşa gitmediği...